oh fck, Erkan is 35.

I now update the post when I had first produced when I was 34: Erkan has spent 27 years as a student (5 primary school+7 secondary and high school+4 college+ 3 MA+ 8 Phd). He has been teaching for 9 years in various levels at university (not including a year of teaching English at a … Read more

Vildan Orancı: 30. İstanbul Film Festivali Notları (2)

30. İstanbul Film Festivali Notları (2) In a Better World Oscar?ların pek sevdiği yönetmen Susanne Bier, 2007 yılında After the Wedding (2006) ile en iyi yabancı film dalında Oscar?a aday olmuştu. Ölüm döşeğinde olan ve bu durumla yüzleştiğİ yürek parçalayıcı bir  sahneyi de ihtiva eden film daha ziyade kişiler arası ilişkiler ve insan varoluşuna dair … Read more

[milli istirahat eskileri] Sinan Kızılkaya: DOSTOYEVSKİ ÜZERİNE II

Bu yazının ilk kısmını online’da hiç yayınlamadık. Sanırım soft copy de yok. Bir ara el atmamız lazım bu işe:) Sinan’ın bu yazısı web’de ilk defa 20 Ekim 2006’da yayınlandı. Milli İstirahat’in 5. sayısı için hazırlanmıştı… E.S. [Sinan’ın yazısının ilk kısmı 4. sayıda ama o da şu anda elimde yok. O yüzden önce ikinci kısmıyla başlayacağız. … Read more

Cumhur Bumudur’dan yeni öykü: Histopya

Histopya Oh! Hoşgeldin. Dedi büyük demir kapı büyük gıcırtılarla açılıp büyük gıcırtılarla kapandığında. Kaçtın mı? Boş bakan gözlere doğru kocaman bir kahkaha fırlattı. Kaçtın, kaçtın. Yardım edelim arkadaşa dedi yanındakilere dönüp. Yolu uzundu. Yorulmuştur.   Elinden çantasını, sırtından montunu aldılar. Konusan adamın yanına ranzaya ilişti. Çay getirdiler. Anlat bakalım. Zor muydu köprüden geçmek? Bir kahkaha … Read more

Vildan Orancı: 30. İstanbul Film Festivali Notları (1)

30. İstanbul Film Festivali Notları (1) 30. İstanbul Film Festivali Notları (1) 30. İstanbul Film Festivali kapsamında izlediğim ve filmlerin sürprizlerini ele vermemek adına kısa ve öz tuttuğum yazılarımın Akbank Seçkilerinden olan  ilk bölümünü aşağıda bulabilirsiniz. Filmlere her nekadar objektif yaklaşmaya çalışsam da, kendime engel olamadığım cümleler mevcuttur. Son Gece Başrollerini Keira Knightley (bildiğimiz), Sam … Read more

Çetin Tankoç: ?analarının ölüsünü törenle kaldırabilmeleri için çocukların sağ kalması gerekir.?*

?analarının ölüsünü törenle kaldırabilmeleri için çocukların sağ kalması gerekir.?* Yıllarca kırmızı kareli bir battaniyeyi bir şehirden bir şehre taşıyan, bir evden bir eve götüren,  bir oğla bakar gibi sevgiyle yaşatan, en uzak yoldan gelmiş sevgili bir misafir gibi evinde ağırlayan, her gece yıllarını biriktirdiği/sakladığı o yaşlı sandıktan çıkarıp ellerinin arasında ihtimamla tutan özenle okşayan öpüp … Read more

Erkan’ın ZETE yazısı: Tunus ve Mısır?da yaşanan bir sosyal medya devrimidir

Geçen ay Türkiye’nin ilk iPad gazetesi diye tanımlanan ZETE gazetesi için yazdığım yazının metnini aşağıda sunuyorum. Bu metin üzerinden anlattıklarımla katıldığım bir konferansın haberininin linkini de aşağıda sunuyorum: Taha Kılınç ve Erkan Saka Bilgi Üniversitesi’nde Arap devrimlerini ve bu devrimlerde sosyal medyanın rolünü tartıştı. Foto: Serdar Dilmen. Mehmet Özen’in kaleminden konferans haberi burada. Tunus ve … Read more

Cumhur Bumudur: İçindeymişik, yeşilmişik…

  İçindeymişik, yeşilmişik… 1983 yapımı bir film var. İsmi ?The Day After?[1]. Bir nükleer savaş sonrası insanların hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. Sanırım 1984 yada 1985?ti; ben de küçük bir çocuk olarak TRT?de seyretmiştim. O sıralar Sinop?ta, Amerika?ya ait bir üssün kıyısında ve Sovyetler Birliği?ne yakın bir noktada yaşadığımızdan mıdır bilmem film beni çok etkilemişti. Aman … Read more

Ferhat Yurdam: VAN?A İKİ KEZ GİTMEK GEREK!

Eski bir Çin atasözü ?İnsanda kurt varsa gezmeden duramaz.? der. Tabii ki böyle bir söz yok fakat benim gibi kişiler için uydurulabilir. 🙂  Bir kez açtık ya gezi sezonunu, bu kez vakit darlığından rotamız ülke sınırları içinde fakat birkaç ülkelik yol gidiyoruz yine de. Beyrut?a gidişimiz çok daha kısa sürmüştü. Türkiye?nin neredeyse bir diğer ucundaki … Read more

Cumhur Bumudur’dan yeni hikaye: Keçiler

via Keçiler via

Bir partiden geriye kalan güzellikler #efdparty

Bu parti hiçbir işe yaramadıysa bile Ümit Bektaş ile olan dostluğumu pekiştirdi. Sedef Olgaç da bize yoldaşlığını esirgemedi. Bazen yenilgiler üzerinden daha kuvvetli ittifaklar doğabiliyor;) Bu parti onsuz ve Sevcansız ve Yıldızsız olamazdı. Benden çok emekleri geçti etkinlikte. Son zamanlarda tanıştığım en güzel, en çalışkan, en medeni insanlardan Deniz Ergürel de partimizi onurlandırdı. Yine son … Read more

Erkan’s Field Diary presents: The One Millionth Visit Party #efdparty

My dear readers, Now that our poster is ready, I hereby announce the party to celebrate the one million visits Erkan’s Field Diary had since June 2005. Yes, I know, we haven’t reached the 1 million visits yet but we are close;) A dear friend and contributor, Ümit Bektaş, a professional organizer, had persuaded me … Read more

[milli istirahat eskileri] Küçük Prensin Seyahatinden Bana Kalandır

?Büyüklere ?Pembe kiremitten örülü, penceresinde sardunyalar, damında güvercinler bulunan güzel bir ev gördüm?? deseniz, bu evi hayal bile edemezler. Onlara ?Yüz milyarlık bir ev gördüm? demek gerekir. O zaman ?Ne kadar güzel!? diye bağırırlar. ??.Çocuklar, büyüklere karşı çok sabırlı olmalıdırlar.? Antoine de SAINT-EXUPERY / KÜÇÜK PRENS Bu evrenin başka bir noktasında insana benzer bir mahlukat … Read more

Beyrut: Ortadoğu?nun En Pahalı İncisi. Ferhat Yurdam’dan pek güzel bir gezi yazısı

Bir süredir canım sıkıldıkça Türk vatandaşlarından vize istemeyen ülkelerin listesini çıkarıp internette araştırma yapıyorum. Ne de çok ülke varmış adını bile duymadığım ama bizden vize istemeyen. Neyse, uzatmayayım, (isteyen mfa.gov.tr?den bulabilir bu ülkeleri) Polonya?dan döndüğümden beridir uzak mesafeler gözümü korkutuyordu. Her ne kadar eğlensem de; otostopla bir yerlere gidip birilerinin evinde kalmak, süpermarketlerden, esnaf lokantalarından … Read more

Cumhur Bumudur: Ne Çok Öldük Yaşamak İçin

Ne Çok Öldük Yaşamak İçin[1] 20 Ocak 2007 Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin Duvarı Kadıköy Geçtiğimiz günlerde gazetelerde peşpeşe ölüm yıl dönümü haberleri okuduk.[2] Bu yıldönümlerinden dördü ortak noktaları gerçeğin peşinde koşmak olan gazetecilere aitti.   Ülkede yaşayanlar daha çok şey bilsin diye ?derin? konuları kurcalayıp ?hassas? noktalara parmak basmanın kurbanı olmuşlardı. Yoksa, Uğur Mumcu?nun yıllarca önce başına gelecekleri … Read more