Ayşe Özer: KADAVRAYA DON BİÇMEK

KADAVRAYA DON BİÇMEK Gezi Direnişi sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yurtdışı seyahatinden dönerken havaalanında yapılan bir mitingde, üzerlerine evdeki perdeleri örtmüş koca koca adamlar “kefenimizle geldik, ölümüne seninleyiz” pankartı açmışlardı. “Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı/düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı” mısra çiftinden paylarına düşeni almadıkları her hallerinden belliydi. Gipürlü perdelerle yola çıkanlar kelleyi koltuk altına … Read more

Ayşe Özer: HERKES DEVLETTEN HAMİLE

HERKES DEVLETTEN HAMİLE “Onlar da bizim trafik ışıklarımızı kırdılar. Birkaç kişi öldüyse ne olmuş ki?” diyor dolmuşta gazetesini okuyan hayli ilerici teyze. Nasıl da katılaşıyoruz ve çirkinleşiyoruz erkekleştikçe. Tırnak diplerimizde hep o devlet babanın DNA’sı. Her gün tecavüze uğramaktan içselleştirmiş miyiz durumu? Madde 438 mülgadır, fahişeye tecavüz durumunda ceza yarı yarıya indirilir hükmü geçerli değildir … Read more

Ayşe Özer: Diliniz KABA, vicdanınız TAŞ

Diliniz KABA, vicdanınız TAŞ Bir gün içinde kaç yazar bu başlıkla yazı yazabilir aynı dilde? Çıplak gözle seyredilebilen çatışmalar ülkesinde bir halkın topyekûn isyanı evlerinde rahat rahat oturan yüzde elliye ne ifade eder? Kabataş İskelesinden kalkan vapurlar bir daha geri dönmemecesine açık denize açılsa kim bilir kaç gün yeter yakıtları? Gelir yeniden dağıtılırken yeni Türkiye’nin … Read more

Ayşe Özer: “Bugün orada da Cumartesi mi?

Bugün orada da Cumartesi mi? “İnsan ömrü doğumdan ölüme uzanan tek bir yoldan ibarettir ve bunun üzerinde yapılan her türlü taksimat sunidir…” der Maria Puder, nam-ı diğer Kürk Mantolu Madonna. İlkokuldaki sınıfımızda öğretmenimizin bize yaptırdığı mevsimler, haftalar döngüsünü gösteren renkli panolar gelir aklıma her mevsim dönüşünde. Yalancı baharlara kanıp umarsız çiçek açtığımız yılları geride bırakınca … Read more

Ayşe Özer: “Özgecan’ın katili kim?

Özgecan’ın katili kim? Onu ilk kez bir yolculukta otobüsün mola verdiği konaklama tesisinde tuvaletteki otomatta görmüştüm. Otomatta böyle bir malzemenin bulunması hayli üst düzey bir konaklama tesisinde olduğumuzun sinyalini veriyordu. Hijyenik pedlerin yanı başında -ki bunlara bağzı erkek arkadaşlar kadın bağı diyesiydi- kadınlara ayakta işeme olanağı veren kartondan külah biçiminde bir aparattı. Umumi tuvaletten tiksinen, … Read more

Ayşe Özer: NİMET ABLANIN NAMUSU

NİMET ABLANIN NAMUSU Rahmetli babam her ayın 9’unda, 19’unda, 29’unda Milli Piyango bileti alır, her bilet aldığı günün akşamında da çıkacak olan ikramiyeyle neler yapabileceğimizin hayalini kurardı saatlerce. Babam o biletleri hayal kurmak için alırdı. Kendine ve ailesine ayda üç gün hayal kurma şansı verirdi. Ödediği bilet parasıyla devlet kurumlarına aktarılacak olan kaynağın miktarıyla daha … Read more

Ayşe Özer: Büyük seçim mi olsun?

Büyük seçim mi olsun? Şimdilerde televizyon ekranlarında başörtülü tonton bir teyzenin “yiyin gari!” nidaları eşliğinde evlerimize giren patates cipsi, biz çocukken sadece bir yabancı markanın ürettiği tırtıklı ve bol tuzlu, bol yağlı, marketlerde bulundukları raflara uzanılmasını müteakiben annelerin “evladım ben bundan size evde yaparım” demesini gerektirecek kadar da sağlıksız, aynı zamanda pahalı bir yiyecek idi. … Read more

Ayşe Özer: UĞUR MUMCU NE ZAMAN ÖLDÜ?

UĞUR MUMCU NE ZAMAN ÖLDÜ? Babasını küçük yaşta kaybetmiş bir çocuğun dedesi, evladını kaybettiği günün ertesinde bütün malını mülkünü bu çocuğun üzerine tapulamış. Evlat acısı, içine işler insanın, öyle derler. O acının yoğunluğu içinde bir dedenin küçük torununu düşünmüş olması ne hazin, ne ağır bir gerçek. Dünya denilen gölgelikte kendisinden daha uzun kalmasını umduğu, ölümün … Read more

Ayşe Özer: DEVRİN LALELERİ

DEVRİN LALELERİ “Sinemadan çıkmış insanın büyük işler başaracağı umulur” der Yusuf ATILGAN, Aylak Adam isimli romanında. Sinemadan çıkmış insanın çok kısa bir süre bu ruh halinde kalabildiğine, dışarıdaki hayatın onu eski haline döndürdüğüne hayıflanır. Beyaz perdede kafasındaki sorulara yanıt bulur bazen insan, bazen de yeni soru işaretleri oluşur kafasında. Yurdunda yaşadığı hayatı bir festival filmine … Read more

Ayşe Özer: Je suis Charlie!

Je suis Charlie! Bir yabancı dil öğrenirken ilk öğretilen cümlelerden biridir: “benim adım falan”. Tanışma diyalogları yeni başlayanlar için bir ön derstir. Kendi toplumunun içindeki birçok farklılıkla bir arada yaşamayı içine sindirmiş bir grup insan, ayakkabısının altı delinmiş halde yerde yatan bir evladının ardından haykırır: “Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz!” Televizyon ekranlarından hayli milliyetçi bir ses … Read more

Ayşe Özer: SON KAĞIT ÖĞÜTÜCÜ

SON KAĞIT ÖĞÜTÜCÜ Üniversiteyi bitirdiğim yılın yaz aylarıydı. Fakültede başladığım yüksek lisans programım sırasında bir iş bulmam gerektiğinden, gazete ilanından İngilizce bilen eczacı arandığını gördüğüm firmaya iş başvurusu için gittim. İlk kez iş başvurusuna giderken, boynumdaki kumaş parçasını devrimciliğimin olanca ateşinden sıyırıp fular gibi bağlamayı akıl edemediğimden işi alamayacağım en baştan aşikardı velakin savaşmadan kaybetmeyi … Read more

Ayşe Özer: Yeter artık polis çağırcam!

Yeter artık polis çağırcam! ABD’deki okul baskınlarında ellerindeki ağır silahlarla okulları tarayan saldırganların hemen hemen hepsinin şiddet yüklü bilgisayar oyunları oynadıkları duyurulur olay sonrasında. Bireysel silahlanmanın önlenmesi için akabinde kampanyalar başlatılır. Televizyon programlarında çocukların zihinsel ve bedensel gelişimlerini korumak için program başlamadan uyarılar yapılır, yaş sınırları konulur. 18 yaş altındaki her vatandaş devlet tarafından sağlık … Read more

Ayşe Özer: FIŞKİYEYİ BİZ KIRDIK

FIŞKİYEYİ BİZ KIRDIK Yeni yıla dakikalar kala başkent Ankara, Avrupa’nın en büyük fıskiyesi ile tanıştı. Anka-Park’a kurulan fıskiyenin 120 metreye su fışkırtabildiği açıklandı. Ankara’nın geriye kalan en son yeşil alanı, eski Türkiye’nin Atatürk Orman Çiftliği, yeni Türkiye’nin Beştepe’sinde semaya su fışkırtarak hangi subliminal mesaj verilmeye çalışılıyordu acaba? Fışkiye meraklısı belediye başkanı konuşmasında şöyle diyordu: Size … Read more

Ayşe Özer: BİR DERDİM VAR BİN DERMANA DEĞİŞMEM #CarsıYanlızDeğildir

BİR DERDİM VAR BİN DERMANA DEĞİŞMEM Ahir ömrümüzün en güzel Haziran’ının hemen ertesinde bir 2 Temmuz mitingiydi. Mitingin bitişinde Ankara’da Ziya Gökalp Caddesinde yolu trafiğe açan Çevik Kuvvetin Çarşı’nın cıvıltılarını duyduğu andaki tepkisi şuydu: “Amirim Çarşı gelmiş, ne yapalım, trafiği tekrar kapatalım mı? Bize destek kuvvet, acil!” Ethem’in vurulduğu yere gitmeye çalışan kitleye izin vermeye … Read more

Ayşe Özer: TC DİLEK ÖZÇELİK

TC DİLEK ÖZÇELİK Azap isimli Türk filminde, zengin adam tedaviye göndereceğine söz verdiği Türkan Ablamızın bebesi için şöyle der: “300 bin lira ve %15 yaşama şansı. Ben hayatta böyle düşük bir ihtimale para yatırmadım.” Ortada bir kıt kaynak yoktur esasen, ancak abimizin yaptığı bir sağlık ekonomisi değerlendirmesidir. Son yıllarda hayli gündemde olan bu değerlendirmeler insan … Read more