Emre Sevimbige
@fable_edgar
Doğum Gününün Değişen Anlamları
8 yaşımdayım.
3 Nisan gecesi… Yarın okul var. Normalde 22 dedin mi uyurum. Ama uyuyamıyorum. Nasıl uyuyayım ki? Heyecandan yerimde duramıyorum. Saatler 00.00?a geldiği anda 4 Nisan?a dönüşecek ve doğum günüm olacak! Baya baya 9 yaşında bir adama döneceğim.
Hayat çok güzel! Hele 4 Nisan her şeyden güzel. Pasta yiyeceğim. Bir sürü hediyeler gelecek! Okuldakilerle ve ailemizle McDonald?sa gideceğiz. Çocuk menüleri yiyeceğiz. Sandalye kapmaca oynayacağız. O top havuzuna girip çılgınlar gibi tepineceğiz. O küçücük lezzetli hamburger ve patates falan umrumda değil pek. Menünün hediyesi… En istediğim parça denk gelir umarım.
Kaloriler umrumda değil. Hesapsızca, acı çekmeden hamburgerleri yiyebiliyorum. Uyuz olduğum çocuğu da doğum günü partime çağırmadım. Uyuzum işte. Bakışını sevmiyorum. Öyle büyük bir olay değil yani. Kuyumu falan kazmışlığı yok. Yarı yolda bırakmışlığı, arkamdan iş çevirmişliği yok. El kadar çocuklar kuyu mu kazacak hem? Gelecek kaygım yok. En istediğim işte, en güzel maaşla çalışacağım nasıl olsa ilerde. Mutlu olcam, aşık olduğum kızla evleneceğim. Herşey mükemmel olacak. Cumartesi akşamı Ruhsar, Pazar akşamı Şahane Pazar en büyük merak kaynağım. Süleyman Demirel?ler, Bülent Ecevit?ler ne dediklerini anlamadığım amcalar sadece. Sıkılmıyor mu hiç bunlar diye bakıyorum denk gelince. En güzel ülkede yaşıyorum. Gün boyu güneş bile bir başka parlıyor. Oh, bir yaş daha büyüdüm!
24 yaşımdayım.
3 Nisan gecesi. İşim yok bu ara. Normalde sabaha karşı 5 dedin mi uyurum. Ama bugün uyuyamıyorum. Nasıl uyuyayım ki? Dün 12 saat falan uyudum sanırım. Sporu ihmal ediyorum bu ara. Çok kendimde değilim. Etraf bir fazla bulanık geliyor gözüme. Ülkenin durumu falan canımı sıkıyor. Mansur Yavaş?ın mücadelesi en büyük derdim. Ne zaman başbakan denen adamımızı dinlesem bunalıma giriyorum. İnsanlar hiç uğruna ölebiliyor. İç savaştan korkuyorum. Erkek dediğin korkusuz olur aslında değil mi? Yazık bana. Ama korktuğum bireysel bir şey değil. Ben çok büyük ülke sevgisiyle, bayrak sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle büyüdüm. Bir şeylerin yok olmasından çok korkuyorum. Arkamdan kuyu kazan insanları hayatımdan çıkardım. Artık kolay kolay bir şeyleri sevemiyorum. Ben niye hala Koç burcuyum mesela? Artık sıkıldım. Değiştirsek olmaz mı? Seçimli yalnızlık da mutlu etmiyor. Bunalım artıyor.
24.yaşa girmenin getirdiği istemsiz ağır sorumluluklar var. Artık çocuk olmaktan net olarak uzağım. Tırnağımı yememeliyim mesela artık. Çok hoş durmuyor. Adam akıllı bir işe girmem, para kazanmam lazım. Kendime daha iyi bakmam lazım. Çok alkolden, yüksek kalorili yiyeceklerden uzak durmam lazım.
Yazmasını beklediğim kişiler var. Acaba yazacaklar mı? Ya yazmazlarsa? Bugünün benim için diğer günlerden bir farkı var. Strese giriyorum. Hiç sevmiyorum. 29 Şubat?ta doğan azınlığa sanırım özeniyorum. Ülke ne olacak? Ben ne olacağım? Endişeler nereye gidecek…
Resim kaynakları;
http://paleoaholic.com/wp-content/uploads/2014/03/5045502202_41476791a4_o.jpg
http://myblogguest.com/forum/uploads/articles/2012/11/man_bored_party_birthday.jpg
Discover more from Erkan's Field Diary
Subscribe to get the latest posts sent to your email.