Dondurucu kışın gelmesiyle birlikte her yıl olduğu gibi birçok insan donarak öldü Polonya?da. Aralık ayının sonlarına doğru haber siteleri otuzdan fazla insanın, daha doğrusu birçok evsizin donarak öldüğünü yazdı. Polis yetkililerinin bildirdiğine göre ölenler evsizler ve alkolikler. Aslında alkolik evsizler de demek mümkün.
Polonya’daki evsizlerin kesin sayısını belirtmek zor ve bu konuda birçok farklı rakam bulunmakta. 2006 yılında Katolik Kilisesi?ne bağlı bir hayır kurumu olan Kielce Caritas?ın müdürü tarafından açıklanan rapora göre, Polonya?da 60.000 ile 70.000 arasında evsiz bulunduğu ve bu sayının her yıl birkaç bin daha arttığı belirtiliyor. Bu artışın nedeni olarak da ekonomik krizin derinleşmesi öne sürülüyor.
Sivil toplum kuruluşlarının hizmet sunduğu evsizlerden yola çıkılarak yapılan araştırmada evsizlerin bu duruma düşme nedenlerini aileden kopmak (%46,1), işini kaybetmek (%28,3), alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı (%16,2), sağlık problemleri (%14), aile içi şiddet (%4,7) gibi sorunlar oluşturuyor. Grubun yüzde 77,3?ü erkek, 22,7?si kadın. En büyük oran da 41-60 yaşları arasındakilerden oluşuyor (%62). Polonyalı yetkililer evsizlerle ilgilenmekten sorumlu olsa da; sığınaklara ancak her üç evsizden biri yerleştiriliyor.
Evsizlik Polonya toplumunda henüz yeni bir olgu. Evsizler, toplumun gözünde içinde bulundukları durumun müsebbibi olarak görülüyor ve suçlanıyorlar. Topluma göre bu insanlara yaşayacakları bir ev sunmak sosyal adaletsizlik olarak algılanıyor.
Erasmus programı kapsamında gittiğim Polonya?nın Lodz şehrinde evsizlerin durumuna, insan yerine konulmadıklarına birçok kez şahit oldum. Hatta birçok yerde onlara nefretle bakıldığını da söylemek mümkün. Özellikle tramvaya bindiklerinde, üzerlerindeki kıyafetlerin kokmasıyla yolcular rahatsız oluyor ve sanki onlar hiç yokmuş gibi davranmaya çalışıyorlar. Yaşlılara yer vermek adet toplu taşıma araçlarında, hatta vermeyeni eleştirdikleri de görülebiliyor fakat çok yaşlı bir evsizin ayakta olması kimseyi ilgilendirmiyor. Özellikle gençler evsizleri umursamıyor ve bu konuda konuştuğum kişiler onlara toplumun vergileriyle kalacak yer sağlandığını fakat bunun olmaması gerektiğini, çünkü onların bu şekilde yaşamayı seçtiklerini söylüyor.
Hava sıcaklığının eksi yirmilerde olduğu günlerden birinde bir evsizin ölmek üzere can çekiştiğine şahit oldum. Bir evsiz yerde yatıyor, ölmek üzere ve başındaki iki evsiz de zemin katta bulunan bir barın yola doğru çıkardığı havalandırma sisteminden çıkardığı kirli fakat sıcak havayla ısınmaya çalışırken bir yandan da ağıt yakıyordu. Gerçekten can acıtan bir sahneydi. Bu olay Lodz şehrinin merkezi sayılan ve Avrupa?nın en uzun alışveriş caddesi olduğu iddia edilen Piotrkowska Sokağı?nda oluyordu. Bugünlerde çıkan haberlerde polis evsizlerin sokaklardan toplandığını ve sığınağa götürüldüğünü söylüyor fakat bahsettiğim olay esnasında sürekli devriye gezen hiçbir polisin durup da onlara bakmadığını söylemek mümkün.
Evsizler, Polonya?nın soğuk, zenofobik insanının aksine sizi güler yüzle karşılıyor. İnsanların çoğu İngilizce bilmiyor fakat evsizler, turistlerden dilenecek kadar İngilizce biliyorlar. En güzel yanları da bazen bir sigara istemeleri, hayır deyince tek bir sigaranın parasını dilenerek elde ettikleriyle ödemek istemeleri, reddedildiklerinde kibarca iyi günler dileyip gitmeleri…
Haberlerde ölenlerin alkolikler olduğu söyleniyor fakat evsizler için o soğuğa alkol almadan direnmek mümkün değil. Alkolle uyuşup sonsuz uykuya yol alıyorlar geceleri. Bi arkadaşımın anlattığına göre sığınaklara sadece gece uyku için gidebiliyorlar fakat sabah olduğunda orayı terk etmek zorundalar. Sığınaklar, yaşlı ve engelli evsizlere tıbbi hizmet verebilecek nitelikte değil. Evsizlerle ilgili kalıcı çözümler üretildiğini söylemek zor.
Sosyo-ekonomik durumun yetersiz olduğu Polonya?nın 2004 yılında AB?ye girmesi, birçok işsize ve öğrenciye umut kapısı olmuş. Öğrenciler yaz aylarında İngiltere?de bakıcılık ya da garsonluk gibi işler yaparak harçlık biriktiriyor. İngiliz parası Polonya?da çok değerli. Bu nedenle birçok kişi çalışma amacıyla İngiltere?nin kapısını çalıyor fakat bu durum da işsizlik probleminin çözümüne pek katkıda bulunmamış.
Bu yılın başlarında British Homeless Person?s Charity adlı hayır kurumunun açıkladığına göre İngiltere?ye iş bulma maksadıyla giden yaklaşık 20.000 kişi Londra?nın merkezinde evsiz olarak yaşıyor. İngiltere basınında evsizlere karşı yürütülen kampanya üzerine yetkililer Polonyalılar?ı ve diğer Doğu Avrupa vatandaşlarını ülkelerine geri gönderebilmek için teşvik ediyor. Bunun da kendi ülkelerindeki evsiz ve işsiz balonunu şişirmekten öteye gidemeyeceği malum.
Polonya?daki evsiz sorununun çözümü ancak istihdam sağlayabilecek, ülke refahına katkıda bulunabilecek, sağlık sistemini geliştirecek geniş çaplı yatırımlarla sağlanabilir. Haberler bakıldığında insanların ?soğuktan? öldüğü sanılıyor fakat esas ölüm nedenleri ekonominin acizliği. Yaşanan ölümleri soğuğa bağlamak saflıktan başka bir şey değildir. Avrupa Birliği birçok projeye ayırdığı maddi desteği belki de farklı yönlere kanalize etmelidir. Daha fazla insan ?soğuktan? ölmeden…
Kaynakça:
1-http://www.feantsa.org/files/Health_Annual_Theme/Wroclaw_conference_documents/info_day_presentations/research%20findings%20EN.ppt
2-http://www.peer-review-social-inclusion.eu/peer-reviews/2005/preventing-and-tackling-homelessness/05_DK_com_PL_en_050531.pdf/download
3-http://www.kielce.caritas.pl/index.php?mid=10
4-http://www.thepost.ie/breakingnews/world/eyideyauauoj/
5-http://www.wsws.org/articles/2009/apr2009/pola-a17.shtml
Discover more from Erkan's Field Diary
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
genel anlamda katıldığım ve özellikle bu sorunun giderilmesine yönelik tavsiyelerini beğendiğim bir yazı olmuş..
Ancak özellikle Polonya toplumunun malum evsiz yurttaşlarına karşı olumsuz bakış açılarının nedeni, söz konusu evsizlerin oluşturduğu potansiyel tehlikeler olabilir (sapıklık, sarkıntılık, vs.) Bu nedenle bu kişiler de turistlerin gönlünü almaya çalışıyor ve İngilizce öğrenip kendilerine Polonya halkından bulamadıkları ilgiyi bu şekilde yabancı ülke vatandaşlarından bulma ümidiyle hareket ediyor olabilirler. Benim kişisel gözlemim açıkçası biraz da bu yönde…
Eline sağlık Ferhat’ım.