İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ TAKSİM GEZİ PARKI OLAYLARINA İLİŞKİN AÇIKLAMASI
Taksim Gezi Parkı?nda günlerdir uygulanan şiddet, ?şeffaf bir karar alma sürecinin yokluğu?, ?yerel katılımı küçümseyen bir karar alma tavrı?, ?bu politikaya barışçıl bir biçimde karşı olanlarınsa güçle ezilmesi? gibi bir resim çiziyor.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 2006 yılında Türkiye aleyhine verdiği bir kararda ki yine kolluk gücünün biber gazı kullanımıyla ilgiliydi, bu gazın kullanılma biçimine bağlı olarak, diğerlerinin yanında, başka bir hak ihlalinin daha ortaya çıkacağına hükmetmişti: ?Aşağılayıcı muamele yasağı?nın ihlali.
Dün ve bugün ortaya konulan polis şiddeti idarenin kendi yurttaşlarını birer ?böcek? gibi gördüğü ve etkisiz kılmak için her türlü dezenfektanla ortadan kaldırmaya çalıştığı bir performans halini aldı.
Demokratik toplumlarda, kolluk gücünün kuvvete başvurmasını gerektirecek ?tehdit? neyse ona karşı kullanılacak ?tedbir? de onunla ölçülü, orantılı olmak zorundadır.
Dolayısıyla, İstanbullular olarak, karşı karşıya kaldığımız ve bizim yakınlarımız, öğrencilerimiz, dostlarımız ve öğretim elemanlarımızın da maruz kaldığı şiddetin hiçbir biçimde kabul edilemez olduğunu dillendirmek durumundayız.
Ağaçlarını korumayı, düşüncelerini ifadeyi ve şeffaflığı, dolayısıyla demokrasiyi savunmayı barışçıl demokratik gösterilerle ortaya koymak isteyen insanlara uygulanan inanılmaz şiddeti kınıyor, yıkım faaliyetinin ve uygulanan şiddetin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Discover more from Erkan's Field Diary
Subscribe to get the latest posts sent to your email.