ŞAMİL?İN ŞÜMULÜ
Bu Pazar SKY Türk?te yayınlanan Renkler programının sunucusu Nürnberg?de Almanya?nın en büyük müzesini gezerken, ?Merzifonlu Kara Mustafa Paşa olmasaydı, Nürnberg?de camilerde dolaşıyorduk şimdi? dedi. Ecdadının Viyana kapılarına dayanmalarını yere göğe sığdıramayan ahali, 2. Viyana Kuşatmasında ordunun bozguna uğratılmasında tek suçlu olarak gördüğü Merzifonlu Kara Mustafa Paşa?yı pek de rahmetle yad etmez. Devrin padişahı da öyle düşünmüş olacak ki, kuşatmadaki başarısızlık nedeniyle Paşa?yı idam ettirir.
Hududu ve şümulü belli olmayan topraklara sahip Osmanlı İmparatorluğu?nun dayandığı kapılardan Viyana kapılarının ona açılmamış olması tarih boyunca ecdadın içine dert olur, nesiller boyunca da lisedeki tarih derslerinde bu bozgun ayrıntılarıyla anlatılagelir, Fatih?in İstanbul?u fethettiği yaşta olan genç dimağlara yeni fetihler için yol gösterici olması istenir. Fethettiği yerlerdeki kiliseleri camiye çeviren, fethe giderken orduyu ?şurada namaz kılacağız? diye güdüleyen yönetim anlayışı şimdi o genç dimağların ellerinde yükselmekte. Yeni Osmanlılar, Çinimaçine kadar Türkçe konuşarak gidebilme ideallerini dürtüp ?Dünya Türk olsun?cuları da yanlarına alarak Şam?da namaz kılmaya gidiyorlar. Hulus ve saffetinin hudut ve şümulü muktedirce belirlenen halk ?tükürüğümüzle boğarız? nidalarıyla coşuyor sosyal medyada. Kapılarındaki Kabe?yi görmeyenler, Şam?a namaz kılmaya gidesiymiş. Heyt be, yürüyün aslanlarım! Daha önce çıksaydı ya şu savaş, Nihat DOĞAN umreden dönmeden doğrudan cepheye geçebilirdi.
Şam?a uçakla gidilemiyor artık. Kargosundan anten çıkan uçağa yaptıklarımız nedeniyle Suriye hava sahası Türk uçaklarına kapalı. Tarihin bir cilvesi ile kendi adı da ?kapsama, kucaklama? manasındaki şümul kökünden türemiş olan Şamil Tayyar da meselenin farkında elbette. Önceden, ?bir gece ansızın 82 Musul, 83 Kerkük? evecenliğiyle ?3 saatte varırız? dediği Şam?a ulaşma süresini 9 saate çıkardı. Popüler bir yarışmanın sunucusunun söylediği gibi ?en çok söyleyen değil, iddiasını tutturan kazanır?. Belki de bu sebepten rasyonel bir rakam vermeye uğraşıyor ki Şamil, sonra ?Ben bilmem büyüklerim bilir? diyenlerden olmasın. İddiayı kapatıyorum, en son kaç olur Şamil? Karar ver de o yollarda beraber yürüyeceklerin ona göre azık alsınlar yanlarına.
Ayşe Özer
Bu yazı ilk olarak Leman’ın savaşa hayır özel sayısında yayımlanmıştı. Yazarın izniyle burada da yayınlanıyor…
Discover more from Erkan's Field Diary
Subscribe to get the latest posts sent to your email.