Baydemir?in İtibarı
Bugün Yeni Şafak ve Zaman gazetelerinde yer alan polis kaynaklı bir haber Türkiye?nin sağ basınının nasıl bir basiret tıkanmasına uğradığını gözler önüne seriyor. KCK meselesi üzerinde şu anda yürüyen mahkemenin meşru ve mecburi olduğu yönünde bir haber politikası etrafında yapılan işin ne anlama geldiği aslında çok açık. Baydemir?in itibarını düşürmek.
Bölgede ikili bir iktidar yapısı olduğunu ve bunun seçimle temsil noktasına taşınan siyasetçileri çoğu zaman zor durumda bıraktığını biliyoruz zaten. Fakat bu haberlerin amacı, bölgeyi bilmeyen geniş kesimlerin nazarında BDP?li siyasetçilerin iradi hareket etmediği sanısını güçlendirmek. Böylece KCK davası ile başlayan sürecin siyasal bir gövde ile ilgisi olmadığı daha ziyade siyasetçileri mahkum almak isteyen gayrımeşru bir yapının üzerine gidildiği izlenimi bırakılmış oluyor. KCK denilen yapının ne olduğu, meşru siyaset kanallarının ne olduğu ve polisin takip-popaganda süreçleri ile mahkemenin hukuk-siyaset arasında salınımı gibi meseleler bir tarafa yapılan haberin geriye kalan tortusu en yalın anlamıyla sadece şu: bir temizlik işçisi başkana emir veriyor.
BDP?li siyasetçinin itibarını aşağıya çekmekten neredeyse şehvani bir zevk alan bu arkadaşların ikide bir ?BDP etkisini göstermelidir, siyaset üretmelidir, meydanı PKK?ya bırakmamalıdır? anlamına gelen yazılarla akıl hocalığı yapmasına ne demeli?
Baydemir?in itibarını kırmak sonunda kimin işine yarayacak. Kaldı ki ikili iktidarın zorluklarını ve işleyişini bilen, bölgeyi tanıyan herkesin teslim edeceği bir şeydir ki, o fotoğraflar ve diyaloglar arasında onur kırıcı hiçbir şey yok. Aksine mutedil bir çizgide dirayetle durmaya çalışan bir siyasetçinin onurlu soğukkanlılığı var. Baydemir uzun süredir herkese hesap veriyor. Çünkü mutedil duyarlılığı dışında başka bir sermayesi bırakılmadı.
Discover more from Erkan's Field Diary
Subscribe to get the latest posts sent to your email.