Haftanın, belki de Türk sporu için yılın olayı Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom?un voleybolda Avrupa Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmasıdır. Spor kamuoyu derbide gelen Fenerbahçe galibiyetinden sonra Sarı Melekler?e biraz daha konsantre olmuş olsa da, Vakıfbank Güneş Sigorta Türk Telekom görece mütevazı olan bütçesiyle şampiyonluğa ulaşmayı başardı ve son 6 yıldır İtalyan takımlarının hegemonyası altına girmiş kupayı kaldırdı. Fenerbahçe Acıbadem de 3.olarak Türk voleybolu adına muazzam başarının kaymağını koymuş oldu.
İki takımı da tebrik etmek gerekiyor. Herhangi bir spor dalında ilk 3?te iki Türk takımının olması sık görülen vakalar değil, dolayısıyla başarı inanılmaz boyutlarda. Ana akım medya ne kadar yer verir bilinmez ama bu başarı hakkında bir post yazmasaydım kendimi çok kötü hissedecektim.
Şampiyonluk yolunda maddi-manevi taleplere girmeyen, işini mistik güçlere bırakmayan ve kararlı bir şekilde yoluna devam edip başarıya ulaşan iki takımımıza da sonsuz tebrikler. Final maçında rakip Bakü?yü destekleyen Fenerbahçe taraftarının bir bölümünü de başka makamlara havale ediyorum.
Muhtemelen bu başarıları 1-2 hafta sonra unutulacak. Çünkü bu muhteşem sporcularımızın hiçbiri Tayfur Havutçu?nun geçici olarak Beşiktaş?ın başına gelmesi, Alex?in rutinleşen derbi performansı veya Adnan Polat ve türevi yöneticilerin açıklamaları kadar önem arz eden kişiler değil. Guidetti ve karakterli oyuncuların mücadelesi yerine Portekiz çetesi, Galatasaray?ın alemci veletleri ve Sadri Şener?in tutarsız açıklamalarını okuyacağımız aşikar.
Bir parantez de Mehmet Ali Aydınlar?a açmak istiyorum. Bugün bu topraklardan bir Avrupa Şampiyonu çıkarttıysak, belki de en büyük pay sahibi kendisi. Sıradan olan bir ligin rekabet seviyesini en üst kalite oyuncu ve antrenörleri getirerek farklı bir noktaya taşıyan, diğer kulüplerin de ?ayılmasını? sağlayan Mehmet Ali Aydınlar?a sonsuz teşekkürler.
Discover more from Erkan's Field Diary
Subscribe to get the latest posts sent to your email.