Emre Sevimbige: Alelade Bir Boş Gün

EMRE SEVİMBİGE

emre_bige@yahoo.com

                Alelade Bir Boş Gün

Oturuyordum evde tek başıma. Hava soğuktu. Camdan baktım. İnsanlar montlarını giymiş, atkı ve berelerini takmış bir koşuşturmaca içindelerdi. Böyle işe, güce, birşeye yetişme derdindeydi üşümemeye çalışan insanlar.

Ben o gün işe gitmemiştim. Oturuyordum evde tek başıma demiştim değil mi? Aslında o kadar da yalnız değildim. Çok sağlam sıkıntılar vardı kafamda. Yarınını göremeyen bir adamın sıkıntıları. Kafamdaki sonsuz sorular birbirini kovalıyor ve huzura kavuşamıyordum. Ya herşeyden sakındığım sevgilim, başkalarının değmesine tahammülüm olmayan bir tanem başka adamlara giderse? Ya ailemden birine bir şey olursa? Ya sakat kalırsam?

Kahvemden bir yudum daha çektim. Aynaya baktım. Aslında fena bir adam sayılmazdım. Ama kendimle barışık değildim bazı hayat şartlarından mütevellit. Düşündüm. Bir gözüm çıksa, kimse bana bakmazdı! Kolum kopsa, asla spor yapamam, aşırı kilolu birine dönüşürdüm. Korktum. Çok korktum. O günden sonra sokakta yürürken çok dikkatli olacaktım. Artık yeşil ışığı beklemeye karar verdim karşıdan karşıya geçerken.

Ama ya kanser olursam? O zaman ne olacak? Kemoterapi görsem, saçlarım dökülse? O zaman da kimse bakmaz ki? Hem bundan kaçış da yok. Dikkat de yetmez. Muhtemelen kanser olursam ömrüm çok kısıtlı kalacak zaten. O yüzden o saatten sonra beğenilmek çok da önemli olmasa gerek dedim ve rahatladım. Mutlu oldum. Bir sigara yaktım. Soğuyan kahvemden bir yudum daha çektim. Kanser falan demişken, aklıma yitirdiğim eski akrabalarım, dostlarım, sevdiklerim geldi. Gözümden bir damla yaş süzüldü. Aslında ne kadar da yalnız olduğumu farkettim.

Tüm yalnızlığımı unutturan, aşkın ötesinde bir şey vardı hayatımda. Ama o da her an gidebilecek gibi duruyordu. ?Asla gitme!? Diye haykırdım. Ama sesim çıkmıyordu. Karabasan basmış gibiydi. Sesim çıksa ne değişecekti ki? Evde yapayalnız oturuyordum zaten. Ve bir sigara yaktım. Az evvel yaktığımı unutup yaktım bunu da?

Şimdi 2 tane sigaram vardı elimde. Sanki hayatının kadınıyla seks yapmış da, orgazm sigarası olarak tek kesmez deyip, ikisini birden yakmış adamın şapşallığı vardı suratımda. Yatarak içiyordum sigaramı. Ya közü gözüme düşerse? Ya kirpiğim yanarsa? O zaman beni sevmezse? O giderse ben ne yaparım? Sonra bunların hiç birisi olmasa, olduğum gibi kalsam da gidebileceğini farkettim ve gülümsedim. Rahatladım. Artık bir yerlerimin yanmasından, kopmasından korkmuyordum. Mutluydum. Yalnızlığı kabullenmiştim. Sıkıntılarımla yaşayıp depresyon içinde ölmeyi.

Resimler:

http://www.saidaonline.com/en/newsgfx/man%20window-saidaonline.jpg

http://www.wfmu.org/Playlists/BM/CoffeeCigarette.jpg

http://www.itusozluk.com/image/mezar-tasi_71661.jpg


Discover more from Erkan's Field Diary

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Leave a Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.